Diyarbakır'da 85 sanıklı suç örgütü çökertildi... Emir komuta zinciri! İddianamedeki çarpıcı detaylar ortaya çıktı
Diyarbakır'da Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekiplerinin yürüttüğü teknik ve fiziki takiple 85 kişilik Saraçlar çetesi çökertildi. 13'ü Saraç ailesine mensup 48'i tutuklu 85 kişilik suç örgütünün faaliyetleri dudak uçuklattı.
Diyarbakır’da toplu uyuşturucu ticareti yaptıkları belirlenen 13’ü Saraç ailesine mensup 85 uyuşturucu taciriyle ilgili yürütülen soruşturma tamamlandı.
Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan 780 sayfalık iddianamede, sanıkların suç işlemeyi meslek edindikleri, yüksek ve haksız kazanç elde etmek için suç örgütü oluşturup uyuşturucu ticareti yaptıkları belirtildi.
Uzun süren teknik ve fiziki takip sonucu liderliğini Kadir Saraç’ın yaptığı çıkar amaçlı organize suç örgütünün, hiyerarşik bir yapı ve emir komuta zinciri içerisinde araç ve gereç temin etmekte zorlanmadıkları, süreklilik haliyle işledikleri suçtan yüksek miktarlarda haksız menfaat sağladıkları ifade edildi.
YEREL BİR GÖRÜNÜMLE POLİSTEN KURTULMA ÇABASI
Suç örgütünün büyük çoğunluğunun aile üyelerinden oluştuğu için aralarında sıkı birliktelik olduğu belirtilen iddianamede, emir ve komutanın çok sert bir yapıya sahip olmadığı, yerel bir örgüt görünümü verip polis takibinden kurtulmaya çalıştıkları vurgulandı.
Sanıkların somut tehlike oluşturup çevrelerinde suç örgütü olarak bilindikleri için korkutma potansiyellerinin yüksek olduğu, örgüt üyelerinin önemli kısmının aile bireylerinden oluşması nedeniyle birbirlerine sıkı sıkıya bağlı oldukları belirtildi.
CEZAEVİNE GİRENLERE MADDİ MANEVİ DESTEK
Bu nüfuzu kullanarak bulundukları bölgedeki vatandaşları korkutarak sindirip etkili oldukları kaydedildi.
Saraçlar örgütünde liderden en alttaki kadroya kadar tüm suç örgütü üyelerinin karşılaştıkları olaylar, saldırıya uğrama, mahkemeye çıkma, tutuklanıp cezaevine girme ve polisçe yakalanmaları halinde birbirlerine iyi ve kötü günde maddi ve manevi destekte bulundukları, örgüt dayanışması içinde verilen emirlere karşı mutlak itaatle bağlı olduklarına dikkat çekildi.
Sanıkların ağırlıklı olarak sentetik uyuşturucu ve uyarıcı maddelerden elde ettikleri gelirle yaptıkları işi meslek edindikleri kaydedildi.
UYUŞTURUCUNUN ŞİFRESİ “TAZİYE EVİNE KEBAP”
Şüphelilerin uyuşturucunun nakli ve devamının getirilmesiyle ilgili telefon dinlemelerine yakalanmamak için kriptolu bir dil kullanarak kendi aralarında, gönderilen uyuşturucu için “Taziye evine 28 porsiyon kebap geldi. Ama burası kalabalık 46 porsiyon daha gönderin” dedikleri, belirlenen adrese ulaştırılan uyuşturucu için de, 31 porsiyon dağıtıldı, ama yetersiz kaldı. Yemek takviyesi yapın” diyerek bu şekilde iletişim sağladıkları bildirildi. Bu kişilerin, kendi aralarında telekonferans şeklinde verimli ve sağlıklı iletişim kurdukları halde aniden görüşmeyi sonlandırıp ısrarla Whatsapp uygulamasına geçerek istihbarata karşı koyma ve takibi zorlaştırmak adına farklı sosyal medya programları üzerinden iletişim kurdukları belirtildi.
KALİTE TESTİ İÇİN “BEYAZ TÜL PERDELER ÇOK GÜZEL” ŞİFRESİ
Sanıkların metamfetamin maddesinin kalitesinden söz ederken de kendi aralarında, bunu beyaz tül perde olarak kamufle etmeye çalıştıkları ve karşılıklı görüşmelerinde, “Bana beyaz tül perdeler geldi. Çok güzel görsen aklın gider” diyerek uyuşturucunun kalitesi konusunda aralarında hem fikir oldukları bildirildi. İddianamede sanıkların gizliliğe büyük önem verip kentin farklı noktalarında uyuşturucu satışından yüksek gelir sağladıkları ve bu faaliyetlerini kurdukları organize suç örgütü kapsamında yerine getirdikleri için 30’ar yıl hapisle cezalandırılmaları istendi.